Blog’umu takip edenler iyi bilir; vücudumun tolere edemediği, dolayısıyla problem olan bazı yiyecekler yüzünden sıkıntı çekiyordum. Bunun için de alternatif çözümler arıyor, denemeler yapıyor ve mümkün olduğunca paylaşmaya çalışıyorum. Gerçi ilk günden bu yana, daha kolay bulabildiğim ürünler sayesinde temel yiyecek maddelerine ihtiyacım göreceli azalmış durumda. Daha önceleri tek marka keçi sütü bulabilirken, şimdilerde farklı markaların cam şişede günlük keçi sütlerini bulabiliyorum. Bunun yanı sıra saf keçi sütünden yapılmış farklı cins peynirlerinden, keçi-koyun yoğurduna kadar farklı ürünü pek çok markette bulmak mümkün. İpek Hanımın çiftliğinden karabuğday unundan ekmek, yufka bulmak da. Hal böyle olunca denemelerim temel gıdalardan ağırlıklı olarak farklı yönlerde artık.

Tatlı ile aramın iyi olduğunu söyleyemem ama farkettim ki, farklı rahatsızlıkları olan pek çok kişi için tatlıya çözüm bulmak zorlanılan konuların başında geliyor. Denemeleri bu yöne çevirmem, bazı ihtiyaçları karşılama konusunda daha yararlı olacaktır diye düşünüyorum. Üstelik denemelerin sonucunda yaptıklarımı yeme fırsatı bulan arkadaşlarım olması gerekenden belirgin bir tat farkı bulmuyor, hatta bu yeni tat hoşlarına bile gidiyor. sakızlı denemelerimin fanatikleri oluştu diyebilirim.

Tiramisu, cheesecake gibi çoğunlukla İtalyan kökenli olan, severek yenilen tatlıların temelini oluşturan “mascarpone peyniri” bu seferki denemem.

16-17. yüzyılda Milan’ın güneybatısında yapılmaya başlanmış, inek sütünden yapılan kısa süreli kremsi bir peynir olan Mascarponeyi sadece tatlılarda değil, tereyağı yada parmesan peyniri yerine risotto’da zenginleştirmek için kullanmak mümkün (tabi denemelerin sınırı yok).

Tarifin orijinalini Özgür Şef’in televizyon programında görmüş ancak yazamamıştım, web sitesinden ulaşmış oldum. Tahmin edeceğiniz üzere inek sütüne toleransı olanlar için uyarladım.

gerekenler:
– 1 litre keçi sütü
– 400 ml hindistan cevizi kreması
– 1 çay bardağı pudra şekeri
– 2 limon

Daha önce de belirttiğim gibi artık farklı markaların keçi sütünü marketlerde bulmak kolaylaştı, tercihim Atatürk Orman Çiftliği”nin günlük sütünden yana (inek sütü de ürettikleri ve şişeler birbirine benzediğinden alırken dikkat etmek de fayda var).

Hindistan cevizi kremasına çoğunlukla uzakdoğu yemeklerinde sıklıkla rastlanılan ve ülkeye ithal edilen bir yiyecek. hindistan cevizi sütünü bulabiliyor olsam da son dönemde marketlerde kremayı bulmakta zorlanıyorum (tedarikçi sorunu olsa gerek). en son Nişantaşı’nda Şütte’de bulabildim ama bundan internetten sipariş vereceğim gibi görünüyor.

Sütü, kremayı pişirme tenceresine alın ve pudra şekerini ekleyerek ısıtmaya başlayın.

Blogger notu: ne kadar temizlenirse temizlensin, tahta kaşıkta olduğu gibi yemek kokusu geliyordu burnuma. bundan dolayı sütü pişirdiğim tencereyi, yemek pişirdiğim tencerelerden ayırdım, tavsiye ederim.

Aslında mascarponeyi evde yapmanın mantığı aslında süt kesiği (lor) yapmaktan çok da farklı değil. Esas olan sütü sitrik asit sayesinde ayrıştırmak. Bunun için sütlü karışım ısınıp, kaynamaya yüz tuttuğunda limon suyunu ekleyin.

Ancak mascarpone peynirinde krema işin içine girdiğinden ayrışmanın lor’daki kadar belirgin olmasını beklemeyin. Rengi daha çok sarıya dönük, kesilme daha vakti olan süt gibi duruyor (ilk denememde olmuyor diye limon suyunu arttırmıştım, limon aromasının artması dışında değişen bir şey olmuyor).

Çocukluğumda pek çok kadın gibi annem de yoğurdu evde yapar, süzme yoğurda ihtiyaç varsa da evdeki bez torbaları kullanırdı. Bunu hatırlayınca tülbentleri kullanmak yerine, Beşiktaş’taki kumaşçılardan koton bez alıp üst tarafından kurdele ile büzdürülen bez torbalar diktirdim. kullanması daha rahat oldu. Tülbente göre dokusu daha sık olduğundan suyunun daha iyi süzüldüğünü düşünüyorum.

Limon suyu eklenerek kestirilen sütlü karışımı bir süre dinlendirdikten sonra (20-30 dakika gibi) bez torbaya dökün.

Tercihen bir yere asarak suyunun süzülmesini sağlayın. Ben genelde peyniri gece yapıyorum ve sabaha kadar süzülmüş oluyor. benim ki kadar süreniz yoksa bile gene de 3-4 saat süzülmüş olsun.

Koyu krem rengi olan peyniri el blendrından yardımıyla çırpın. Rengi açılacak ve kremsi bir dokuya sahip olacaktır.

Peyniriniz kullanıma hazır; buzdolabına koyduğunuzda 3-4 gün tazeliğini koruyacaktır.

Yapmış olduğunuz mascorpone peynirini ne şekilde değerlendireceğiniz size kalmış, afiyet olsun 🙂