Kış bu sene İstanbul’da kendini iyice hatırlatınca, farklı çorbalar isteğim/arayışım da haliyle devam etti geçtiğimiz hafta. Gıda intoleransına ek olarak insülin direncine sahip olduğumu öğrendiğimden beri sağlığımı çok da etkilemeyecek yiyecekler yemek konusunda artık daha da dikkatli olma zamanı gelmişti (pek de şakaya alınacak bir tarafı kalmamıştı yani).
İlk aşamada olarak karbonhidratlara yöneldim. Çok derin bir konu aslında ama başlangıç olması açısından yemeye alışık olduğumuz basit karbonhidratları hayatımdan çıkarmaya çalışmakla işe başladım.
Bununla ilgili deneme pirinçle yemeye alışkın olduğumuz yoğurt çorbası oldu. Bu sayede hem evde yapmaya çalıştığım keçi yoğurdunu hem de aşağıda detaylarını vereceğim “quinoa (keen-wa/kinoa)”yı kullanma fırsatını buldum.
Altlık olarak kullandığım pirinçli olan yoğurt çorbasının tarifini Portakal Ağacı‘dan aldım, sonrası ise biraz deneme-yanılma ile oldu. (Bu arada sağlığım açısından daha bilinçli hareket etmek için son dönemde Nezahat Elden’in danışmanlığına başvurdum, zaten beni quinoa ile de tanıştıran o oldu, teşekkür ederim)
gerekenler:
– 2 su bardağı yoğurt/ keçi yoğurdu
– 1 fincan haşlanmış quinoa
– 1 fincan haşlanmış yeşil mercimek
– 1 fincan haşlanmış nohut
– 1 yumurta veya 1 yumurta sarısı
– 1,5 yemek kaşığı yulaf unu
– 4 su bardağı su
– 1 yemek kaşığı kuru nane
– 1/2 çay bardağından az sıvı yağ
– tuz, karabiber
kinoa ve hazırlanışı:
Kinoa tahıl görünümünde olsa da aslında gluten içermeyen nitelikli bir protein deposu. Çoğunlukla Latin Amerika’da yetiştirilen bu bitki hakkında daha fazla bilgi için wikipedia‘dan veya Ağaçlar.net‘ten bilgi alabilirsiniz.
Yemeğe hazır hale gelmesi de çok kolay, bir fincan kinoa’yı iki fincan kaynamış su ile 12 dakika haşlayın (suyu tamamiyle çekmiş oluyor), altını kapatıp üzerini örterek 20 dakika kadar dinlenmesini bekleyin. Bu şekilde yaklaşık 3,5- 4 fincan yiyebileceğini kinoa elde etmiş oluyorsunuz.
yapılan ön hazırlıktan sonra çorbaya geçebiliriz;
Yoğurdu tencereye alın, içine yumurta ve unu koyup iyice karıştırın. Glutenden ötürü yulaf unu kullandım, sonuçta çorba kırık beyaz renkli oldu, tadında da hafif bir kekremsilik oluştu.
İnek sütü ve maya intoleransı yüzünden bir süredir yemekten mahrum kaldığım yoğurt için denemelerim vardı, en sonunda keçi sütü ile prebiyotik yoğurdu maya olarak kullanıp daha rahat tüketebildiğim yoğurt elde ettim, bunu da sonraki zamanlarda sizinle paylaşabilirim.
Evde yoğurt yapmak isterseniz de arkadaşım Elif’in sayfası olan Susam ve Ben‘den tarifi alabilirsiniz.
Çırpılmış ve homojen hale gelmiş olan yoğurt karşımına daha önce haşlamış olduğunuz kinoa, yeşil mercimek ve nohutu ekleyin.
Fazla protein yüklemesi olduğunu düşünüyorsanız nohutu çıkartabilirsiniz (daha önceki denemelerimde mercimek ve kinoa’lı yaptım, tadı yerinde olmuştu).
Karışıma su ekleyin. Bunu yaparken su soğuk olmalı ve kaynayana kadar siz karıştırmaya devam etmelisiniz, aksi halde yoğurdunuz kesilebilir.
Çorbanızın içindeki yoğurt akıcı değil, pul gibi parçacıklı olması kesildiğini gösterir, bilginize.
Başka bir tavaya sıvıyağı koyun. Yağınız kızmak üzereyken kuru naneyi ekleyin ve kavurun.
Çorbanız piştiğinde (yoğurt yoğun hale gelmiş, koyduğunuz malzemeler eskilerin tabiri ile özlenmiş olduğunda) tuzunu ekleyin. Tuzu pişmeden eklemiş olursanız gene yoğurdun kesilme ihtimali oluyor.
Üzerine kavurduğunuz naneyi ekleyip karıştırın…
Afiyet olsun…
mutfak terapisi 
Nohut ve yoğurttan ilham alarak bu çorbayı quinoa yerine aşurelik buğday ile denemeye karar verdim. Bu yoğunlukla bu ay zor denerim ama olsun 🙂 Eline sağlık Zeynep'cim.
BeğenBeğen
kesinlikle güzel olacağını düşünüyorum, denemenin sonucunu merakla bekliyoruz. yoğunluğunun en kısa zamanda geçmesini ve diğer denemelere devam etmeni diliyorum…
BeğenBeğen
Zeynep'cim tarifini yeni deneyebildim. Dediğim gibi aşurelik buğdayla yaptım. Mercimek yerine sadece nohut ekledim. Gayet lezzetli oldu. Yoğurdum biraz bozulmaya yüz tutmuştu. Açıkçası biraz korkarak başladım ama sonuçtan çok memnun kaldım 🙂
BeğenBeğen
Merhaba, tarifinizi simdi gordum ve denemeyi dusunuyorum, merak ettigim bir sey var: Quinoa'yi turkiye'de bulabildiginiz bir yer var mi? Ben bir ara ispanya'ya cok sik seyahat ettigimden ordan getiriyordum, ama elimdeki stok bitmek uzre.. Bir de, belki biliyorsunuzdur ama yine de vurgulamak isterim; quinoa'yi haslamadan once mutlaka bir kac kez iyice yikamak gerekiyor, cunku quinoa taneciklerinin kabuklari saponin adi verilen ve insanlar icin toksik olabilen -sabun yapiminda kullanilan- bir madde iceriyormus.. Hatta haslamadan once bir saat suda bekletip o suyun suzulup oyle haslanmasini onerenler de var (ispanyolca sitelerden tavsiyeler:-) selamlar,,,
BeğenBeğen
Muge hanım, ilginiz ve hatırlatmanız için çok teşekkürler. Son dönemde Macrocenter'larda “Dimyat” marka quinoa'ları bulmak mümkün. daha önceleri http://www.dogaevinizde.com sitesinden sipariş etmiştim. yalnış hatırlamıyorsam Nişantaşı'ndaki doğal ürünler satan Safran'da da bulunabiliyor. şimdiden afiyet olsun…
BeğenBeğen
Çok lezzetli görünüyor Zeynep – dun da keçi yoğurdu aldım Migros'dan ilk sefer! Macrocenter'den bu Quinoa'da alıp denemem lazım. Acaba yumurtasız olur mu veya yumurta yerine başka bir şey yerine olur mu? Yumarta intoleransla olanlar için 😉
BeğenBeğen
Orla tam da zamanında hatırlatma yapmışım bu çorbayı o zaman 🙂 yumurta beyazıyla problem olduğu için sadece sarısını koymuştum. belki sen yumurta koymak yerine yağda unu biraz kavurup sonra yoğurdu ekleyebilirsin. hatta belki glutensiz un kullanabilirsin bunun için (dip not: şeker hastalarına yada insülin direncinde glutensiz un kullanmayın!!). yalnız dikkat et, sıcak unda yoğurt kesilmesin. deneyince nasıl oldğunu bizimle paylaşırsan çok sevinirim.
BeğenBeğen